1 Şubat 2014 Cumartesi

Din olmadan ahlak olur mu sorunsalı

Bir örnek üzerinden gidelim.

Mesela isveçte okullarda ve normal hayatta toplumsal ahlaki kuralların dini kuralların yerine kullanıldığı biliniyor. 

İstatistiklerde de yıllık suç işleme oranları en düşük olan ülkelerden bir tanesi.

 Ülkede tüm değerlere saygı gösterilen bir özgürlük anlayışı var. Ekonomik refahın bir getirisi olarak da düşünebiliriz bunları belki ama tüm bunlara dayanarak da ahlakın din olmadan da gerçekleşebileceğini her yer için söyleyemeyiz. 

Öncelikle bu ülkenin geleceği hakkında net bi çıkarımda bulunamayız. Çünkü toplumsal şartların nasıl bir değişime sebep olacağı geçmişten bir örnek yoksa öngörülemez sosyologlar tarafından. 

Orta doğu ülkeleri gibi ülkeler açısından baktığımızda, abd gibi çoklu inanç sistemlerinin olduğu ülkelere baktığımızda bu ülkelerdeki temel birleştirici unsurun din olduğunu görürüz. Hayatları ne kadar yozlaşmış olsa da insanların kiliselere, camilere, havralara ne kadar düşkün olduğunu görürüz.

Birisi çıkıp da din yerine ahlak kurallarını hakim kılmaya çalışsa bu medeniyetler helak olan kavimlerin geçirdikleri son evreleri hızlı hızlı geçirip neticelerine ulaşırlar. 

Yani demem o ki din olmadan ahlak olur mu? Evet, istisna da olsa şu an yer yüzünde böyle bir yer var ve mümkün. Ancak genel olarak baktığımızda ahlakın tek başına birleştirici bir etkisi olmadığı için dünya açısından mümkün görünmüyor.

Bir kere hangi ahlak? Neye göre kime göre.. diye karşı çıkılması çok makul bir eleştiri olur bu önermeye. Afrikada bir kabilede aileler, kızlarını verecekleri damat adaylarında öncelikle hırsızlık niteliğini arıyorlar mesela. Bu ahlaki özelliği genele uygulayabilir misiniz? Hayır tabiki de. 

Aslında olaya dikotomik yaklaşmayınca çok rahat anlaşılıyo bu mesele. Vesselam.

1 yorum: